Mehmet Ali YAZICISliderSöyleşiler

Denizyıldızının Hikayesi

“Denizyıldızı”, Amerikalı antropolog, eğitimci ve yazar Loren Eisley’in kısa bir hikâyesidir.

Her insanda, yaşamın güzelleştirilmesine dair büyük ve güçlü mesajlar veren küçük yetenekler mevcuttur. Önemli olan bunu gerekli olduğu yerde ve zamanda kullanabilmektir.

Hikâyede ki anlatımla eğer biz de o genç adam gibi, bu yeteneğimizin farkına varabilir ve potansiyellerimizi iyi kullanabilirsek, yaşama katkı sunabilir, görüş gücümüz sayesinde geleceği şekillendirme imkânını elde edebiliriz. Herkes kendi yıldızını bulup iyi bir şekilde okyanusa fırlatabilirse, dünya harika-yaşanası bir yer olurdu ve insanlık bu kadar acı çekmezdi.

Hikâye şöyle:

“Bir zamanlar yazılarını yazmak üzere okyanus sahiline giden aydın bir adam varmış. Çalışmaya başlamadan önce sahilde bir yürüyüş yaparmış. Bir gün sahilde yürürken plaja doğru baktığında, dans eder gibi hareketler yapan bir insan silueti görmüş.

Başlayan güne dans eden biri olabileceğini düşünerek gülümsemiş ve ona yetişebilmek için adımlarını hızlandırmış. Yaklaştıkça bunun genç bir adam olduğunu ve dans etmediğini görmüş. Birkaç adım koşuyor, yerden bir şey alıyor ve okyanusa fırlatıyormuş. Biraz daha yaklaşınca seslenmiş:

-Günaydın, ne yapıyorsun böyle?

Genç Adam durmuş, başını kaldırmış ve cevap vermiş.

-Okyanusa denizyıldızı atıyorum!

‘Sanırım şöyle sormalıydım’ demiş.

-Neden okyanusa denizyıldızı atıyorsun?

-Güneş çoktan yükseldi ve sular çekiliyor. Eğer onları suya atmazsam ölecekler!

-Ama delikanlı, görmüyor musun ki kilometrelerce sahil var ve baştan aşağı denizyıldızlarıyla dolu. Hiçbir şey fark etmez!

Genç Adam kibarca dinlemiş, eğilerek yerden bir denizyıldızı daha almış ve dalgalanan denize doğru fırlatmış.

-Bunun için fark etti işte!

Bu cevap bilgeyi şaşırtmış, ne söyleyeceğini bilememiş. Geriye dönmüş, yazısının başına geçmek üzere kulübesine gitmiş. Gün boyunca bir şeyler yazmaya çalışırken genç adamın görüntüsü önünden gitmemiş. Aklından çıkarmaya çalışmış, bir türlü olmamış.

Nihayet akşama doğru fark etmiş ki, o koca bilim adamı, o büyük şair, bu gencin davranışının özünü kavrayamamış. Çünkü bu gencin aslında yaptığının evrende bir gözlemci olmayı ve bir fark yaratmayı seçmek olduğunu anlamış. Utanmış… Şunu fark etmiş ki, “binlerce kilometrelik bir yolculuk tek bir adımla başlar.” Bazen küçük bir eylem bile bir fark yaratabilir ve büyük hareketlere neden olabilir.

O gece sıkıntı içerisinde yatmış. Sabah olduğunda bir şey yapması gerektiğini düşünerek uyanmış. Yataktan kalkıp giyinmiş, sahile inmiş ve o genci bulmuş. Ve bütün sabahı onunla okyanusa denizyıldızı atarak geçirmiş…”

Benim yazma çabam da okyanusa denizyıldızı atmaya benzetilebilir. Milyonlarca denizyıldızını kurtaramadım ama başta kendim olmak üzere birkaçını kurtarabilmişimdir belki! İşte bunun için yazmaya değer diyorum.

(Mehmet Ali Yazıcı)

Mehmet Ali YAZICI

Paylaşalım