Yalçın Gökçebağ’ın ‘Anadolu Düşleri’
Pandemi, ardından deprem, kuraklık, su baskınları… ekonomik sorunlar, seçim süreciyle birlikte artan siyasi atışmalar… Hepsine son veren, hepsinin biteceğini, güzelliğin herkesi saracağını söyleyen sanat.
Sanat, yaşamın her anında, her alanında yol göstericidir. Hangi dalı olursa olsun, neyi anlatırsa anlatsın izleyicisinin, okuyucusunun, takipçisinin umudunu yükseltir, çözüm bulmasına yardımcı olur. Acıları siler, mutlulukları arttırır. En tam da o nedenle, sanatın yeri diğer her şeyden ayrı tutulmalıdır. İlkokul sıralarındayken, okul kitaplarında mıydı, okuma kitaplarında mıydı, bilemiyorum, Almanya’nın İkinci Dünya Savaşı sonrasında hastanelerden önce tiyatro binalarını onardığı yazıyordu…
Anadolu Düşleri
Galeri Lebriz kuruluşlarından, Art212’de, Armoni Sanat Galerisi tarafından düzenlenen Yalçın Gökçebağ resim sergisi açıldı. Sanatçının 2023 tarihli, yeni yapıtlarının yer aldığı sergi, daha girişte insanın içini açıyor. Yıllarını TRT’ye vermiş estet biri Yalçın Gökçebağ. Bir bakacın ardından bakınca, eğitimini aldığı resim daha bir derin anlam kazanmış. Kendi yaşama sevincini resimlerine yansıtmış, daha da önemlisi, duvarlardan sonsuza dek o sevinci yaşatmayı seçmiş biri…
Benim için, bir meslektaş olmasının ötesinde bu yaşama sevinciyle resimlerine yansıyan umut, rahatlama ve estetik tat oluyor.
Sergiden…
Galeriye açılıştan önce girmiş olmanın rahatlığıyla olsa gerek, resimlere farklı açılardan bakma fırsatı buldum uzun uzadıya. Aşağıdan, (boyum yettiğince) yukarıdan, yandan (hem de neredeyse çerçeveden resmi göremeyecek kadar alabildiğine yandan) bakmaya çalıştım. Bambaşka güzellikler gördüm her birinde. Resim anlam yüklendi daha bir…
Duvardaki resim her bakışınızda farklı bir anlam, farklı duygulartaşıyor da sizi alıp götürüyorsa… Bakışınızın açısından, ışığın yoğunluğuna… özellikle de sizin haletiruhiyenize göre değişiyorsa…daha bir seviyorsunuz. İşte o nedenledir ki, duvarlarımızda resimler yer alır. Sabah size “günaydın” der, akşam güler yüzle karşılar, buna da bağlı olarak sizi anladığını gösterir.
Ressamın düşü coşku, heyecan, aşk muhakkak ki… Verimli topraklarda çalışan insanlar, geçen (klasik lokomotifinden dumanı tüten) kara trende yolculuk edenler, çocukluk anılarında kalan o selamlama sevinci resmedilmiş. Tarlalar hasada hazır, gündöndüler dolu dolu, başaklar boynunu eğmiş, çiçekler fışkırmış dört bir yanda… Gelincikler göz alıcı…
Tam bir Anadolu düşü… Her tabloda, bir gün yeniden bu verimliliği, bu hasadı yeniden görürüz umudu…
Renklerin canlılığıyla
Gökçebağresmi, renkleriyle öne çıkıyor. Hepsi canlı ve göz alıcı… İnsanlar, pek öne çıkmasa da göz ardı edilemeyecek denli belirgin ve hepsi mutlu… İlgimi çeken, evlerin önünde kurutulan biberlerle birlikte asılı çamaşırlar oldu. Resimde, erkekler (hemen her köyde olduğu gibi) otururken kadınlar çalışkanlıklarını sergiliyor görünmeseler de. Yaşama izlerini derin kazdıklarını belgeliyor.
Bir minyatür havası var resimlerinde Yalçın Gökçebağ’ın, bilinçli tercihiyle… Çocuksu, şen ve coşkulu… Yaşama sevinci veren.
Tam zamanı günün ve gündemin yoğunluğundan sıyrılıp “yaşamak güzel şey” demek için…
Korkut Akın
